Bizler, “evrende bizden başka hayat var mı?” diye sorarken, acaba dünyamız da “benim gibi başka bir gezegen var mı?” diye soruyor mudur? Kim bilir, belki de evet!
Eğer dünyamıza bir benzerlik testi yapılsaydı, muhtemelen başka bir yıldız sisteminde olan bu gezegen ile eşleşirdi. Yeni Zelanda’daki Canterbury Üniversitesi’ndeki gök bilimciler, milyonda bir ihtimal olan, dünyanın yörüngesine ve büyüklüğüne yakın bir gezegen bulduklarına inanıyorlar. Samanyolu’nun çıkıntısının yakınında bulunan süper Dünya’nın 617 güne yayılan ve Güneş’ten daha küçük bir yıldızın etrafında döndüğü bir dünya.
Ekip, dış gezegeni bulmak için yerçekimsel mikromercekleme adı verilen bir yöntem kullandı. Astronom Antonio Herrera Martin yaptığı basın açıklamasında, “Gezegenin ve ev sahibi yıldızın birleşik yerçekimi, daha uzak bir arka plan yıldızından gelen ışığın belirli bir şekilde büyütülmesine neden oldu.” dedi. “Işık bükme etkisini ölçmek için dünyanın dört bir yanına dağılmış teleskoplar kullandık.” Bilim adamlarının bulguları 7 Mayıs’ta The Astronomical Journal’da yayınlandı. Bu “süper Dünya”nın neye benzebildiği bilinmemekle birlikte, NASA daha önce süper Dünya’ların bu gezegenden “10 kata kadar” daha büyük olabileceğini ve gaz, su veya buz gibi farklı bileşimlere sahip olabileceğini daha önce ayrıntılı olarak anlatmıştı.
NASA geçen ay kepler uzay teleskobunun yaptığı gözlemler neticesinde dünyadan yaklaşık 300 ışık yılı uzakta olan bir öte gezegen keşfetmişti. Kepler-1649c olarak icat edilen gezegenin yaşanabilir ve bu gezegenden “sadece 1,06 kat daha büyük” olduğuna inanılmaktadır. Önemli bir ayrıntı daha olan ısı mevzusu da şöyledir; dünyanın güneşimizden aldığı ışık miktarının kendi yıldızından %75 oranında aldığı da bilinmekte bu yüzden yaşam olduğu konusundaki fikirler ve teoriler güçleniyor.